Covid 19 Ürün Almamızı Engellememeli

Meyve Toplama İşçi Sağlığına Yönelik İşveren Hazırlık Raporu

 COVİD 19 Pandemisi Sırasında Meyve Toplama İşçi Sağlığına  Yönelik İşveren Hazırlık Raporu
 
 
Hazırlayan: Dr. İ.Ethem Geçim
 
Bir yandan bir hekim bir yandan da meyve üreticisi olarak yavaş yavaş sezonun uyanış dönemine girdiğimiz bu günlerde, salgının tehdidi altında bahçelerimizden tam ürün alabilmek için neler yapabileceğimizi özetlemek istedim.
Şu günlerde nispeten düşük sayıda insan gücü ile budama işleri tamamlanmak üzere. Sulama sistemleri de bakımdan geçmekte. Gelecek dönemde önce sulama ve gereğinde ilaçlama başlayacak. Ardından en yüksek sayıda insan gücü ihtiyacının oluştuğu meyve toplama dönemi gelecek.  Yılın en yoğun iş dönemi, COVID-19 tehdidi altında, insanların bahçeye taşınırken bir araca geçen yıl sığdırabildiğimizin en iyi olasılıkla yarısı kadarını sığdırabileceğimiz, dinlenirken veya yemek yerken bir araya toplanamadıkları, tuvalet vb insani ihtiyaçları için çok daha dikkatli olmamız gereken, kişisel hijyen tedbirlerinin işçilere zorunlu olarak dayatılması gereken zor bir dönem olacak.  
Her ne kadar medyadaki yayın yoğunluğu gereği artık sıradan vatandaşın bile Viroloji dalında epey ilerlemiş olmasına şahit olsak bile, yine de özellikle kırsal kesimden gelecek çalışanların hem kendi sağlıkları hem de birlikte bulunacakları topluluğun sağlığı gereği yeniden virüsle ve korunma tedbirleri ile ilgili bilgilendirme, gözetim ve alt yapı düzenlemesine mutlaka önceden hazırlanmak gerekecektir. Belki de bundan sonra uzun bir süre hiçbir şey eskisi kadar rahat olmayacak, bundan sonraki yıllarda da her tür bulaş riskleri ile yeni bir çalışma tarzı oluşturmak zorunda kalacağız. Bunu zaman gösterecektir.
Sağlık Bakanlığımız https://covid19bilgi.saglik.gov.tr/tr/ sayfasında COVİD19 ile ilgili en güvenilir ve güncel bilgileri vermiştir. Öncelikle işveren olarak bu sayfada belirtilen tüm bilgileri özümsemek ve çalışanlarımızı da bu konuda iş süresince eğitmek ile işe başlamak yerinde olacaktır. Sağlık bakanlığı bilgilendirmeleri düzenli olarak takip edilmeli ve işçilere düzenli bilgi aktarımı sağlanmalıdır. Bahçemizde 1 yıl süren emeğin semeresinin alınacağı dönemde, maddi başarı yeterli toplayıcı elemanın bahçeye getirilmesi ve iş süresince çalışır olmasına bağlıdır. Bunun da tek yolu çalışanların sağlıklı ve mutlu tutulmalarıdır. Bu meyanda o zamanki salgın şartların ne olacağını tam bilmemekle beraber belki de işçileri bahçeye nakletmeden, COVİD19 tarama testinden geçirilerek işe alınmaları, hem iş süresince dışarıdan sosyal kontaklarının önlenmesi hem de iş yerinde ve dinlenmelerde aralarındaki sosyal mesafenin korunması alt yapısının önceden hazırlanması gerekli olacaktır. 
 
 
Bu alt yapı dediğimiz zaman kast ettiklerimizi aşağıda maddeler halinde sunuyorum
 
    Sık sık el yıkamak için yeterli sabun ve çeşmenin işçilerin en kolay ulaşacakları şekilde ve sosyal mesafe gözetilerek hazırlanması. Her ne kadar el yıkamak virüsle mücadelenin ilk basamağı ise de, alkol bazlı antiseptik kullanımı da işçiler arası bulaşı önlemede bahçede mutlaka bulundurulmalıdır. İşçi sayısına göre yeterli hijyenik tuvalet ve bu tuvaletlerin dezenfeksiyonundan sorumlu yeterli eleman ve dezenfeksiyon sıvı ve püskürtme aletleri temin edilmelidir. İşçilerin kişisel hijyeni önceki yıllarda üzerinde fazla durmadığımız bir konu olsa da, virüsün en azından tuvaletler aracılığı ile bulaşabildiği hatırlanmalı, bulaşmanın önlenmesi için hem tuvalet hijyeni hem de el hijyeni sağlanmasına özen gösterilmelidir. İşçilerin geliş gidiş yaptığı taşıt araçları, yemek yedikleri, dinlendikleri yerler ve tuvaletler hijyende hedef noktalar olmalıdır.  
    El sanitasyonu sağlayan sıvıların konulacağı dağıtım şişeleri ve el yıkadıktan sonra tek sefer kullanılan kağıt havlular en azından her tuvalette mutlaka gereklidir. Bu sıvıların temini ve dağıtımı mümkün olmazsa, en azından yeterli sabun, su ve havlu kağıt bulundurulması şarttır.  Her taşıt aracı ve traktörde de el sanitasyon sıvısı bulundurmak gereklidir. Kullanılan tarım aletlerinin insan eli değen kısımları her kullanıcı değişiminde mutlaka dezenfekte edilmelidir.
    İşçilerin kullanımına açık kapı kolu, sandalye, masa dahil dokundukları her yer temizlik görevlisi tarafından düzenli olarak dezenfekte edilmelidir. Her bir bahçe ya da işyeri bu dezenfeksiyon ile ilgili bir uygulama planı yapmalı ve bu uygulamayı yapan, yeterli kişisel korunma gereçlerine sahip (maske, tulum, eldiven, gözlük) temizlikçi de kontrol altında olmalıdır.  
    Yaz aylarında işçilerin en büyük gereksinimi soğuk sudur. Bu suyu doldurdukları sebil, musluk ve bardaklar bir bulaş kaynağı olabilir. Bu nedenle sebil ve musluklara dokunarak birbirlerine virüs yaymalarının önlenmesi için tedbirler alınmalıdır. Virüsün musluk başlıklarında, cam ve metal bardak ve tabaklarda uzun süre canlı kalabilmesi bir tehdittir. Bu nedenle her işçinin kendi şişesi ve bardağının tek kullanımlık olarak temini veya sabahtan verilen metal bardağın akşam toplanarak deterjanlı suda yıkanıp ertesi gün tekrar kullanılması gibi çözümler üretilebilir. Sebil veya musluğun da el dokunulmadan kullanılması sağlanmalıdır. Örneğin her işçiye aralıklı olarak yeterli hijyenik tedbiri alınmış bir kişi tarafından düzenli ve elle dokunmalarına izin vermeksizin su ikramı düşünülebilir.
    İşçilerin günlük elbiseleri ayrı bir bulaş kaynağıdır. Ya her gün evden yeni temizlenmiş elbiselerle gelmeleri sağlanmalı ya da işyerine gelir gelmez, tek kullanımlık işçi tulumu giymeleri temin edilebilir. Elbise değişme yerlerinde sosyal mesafenin korunması ve tulum giymek amacı ile çıkardıkları kendi elbiselerinin yeterli ultraviyole alabilecekleri güneşli bir yerde havalandırılmaları yeterli olacaktır.
    İşçilerin birçoğu ülkemiz şartlarında gündelikçi olarak çalışmaktadırlar ve o gün alacakları gündeliğe ihtiyaçları vardır. Bu nedenle kendilerini iyi hissetmeseler de çok hasta olmadıkça işe gelecek ve birlikte çalıştıkları arkadaşlarına hastalık bulaştırma riski getireceklerdir. Bu nedenle işçilerin sabah geldiklerinde ve gün içinde aralıklı olarak ateşlerinin ölçülmesi ve hasta görünenlerin ya da öksürük, halsizlik, nefes sıkıntısı gibi semptom verenlerin doktor muayenesinden ve gerekirse COVİD 19 testinden geçmeleri uygun olacaktır.  En doğrusu bu kuralları sadece geçici meyve toplama işçilerine değil işveren de dahil tüm çalışanlara uygulamaktır.  Eğer gerek varsa, işçinin hasta olup olmadığının tam anlaşılmasını beklerken enfeksiyon yayıcı olmaması açısından 2-3 günlük yevmiyesini ödenerek bahçeden geçici süre uzaklaştırılabilir ve gidişata göre yeniden işe çağrılır veya hastaneye gitmesi tavsiye edilerek uzaklaştırılır.
    İşçi çalıştırırken “kompartmantalizasyon” adı verilen yöntem izlenebilir. Bu yöntemde günlük çalışacak işgücü gruplara ayrılır. Bir grup çok erken saatte gelir. Çalışmaya başlar ve onlar ara verdiğinde bir sonraki grup 2-3 saat sonra getirilip işe başlar. Bu şekilde bir grup örneğin yemek için ara verdiğinde diğer grup iş başında olur. Gerek işçilerin nakli gerekirse ara vermeleri esnasında birbiri ile temas eden grupların sayıları azaltılarak risk küçültülür. Özellikle yemek ve mola sırasında birbirinin tabağından yemek paylaşan birbirinin sigarasını içen işçilere geçmiş tecrübelerimizde rastlanmıştır. COVİD19 un özel bir durum olduğu işçilere tekrar tekrar anlatılmalı ve sosyal mesafe yemek arası ve molalar sırasında da korunmalıdır.
    İşveren olarak çalışacak işçiler arasında din, dil, yaş ve cinsiyet ayrımı tasvip edeceğimiz bir durum olamaz. Öte yandan COVİD19 hastalığı özellikle 60 yaş üzerinde, erkek ve ek hastalıkları olan kişileri etkilemektedir. Örneğin sigara içenlerde COVİD19 dan ölme riski içmeyenlere göre 14 misli daha yüksektir. Sonuç olarak, eğer işverenin seçme şansı varsa, olabildiğince genç, sigara içmeyen, ek hastalığı olmayan (Şeker ve tansiyon başta olmak üzere) bayan işçilere öncelik verilmesini öneriyoruz. İşçilerin seçerken üst yaş sınırının 60 olması ve yaş gözetmeksizin sigara içen ve ek hastalığı olanların tercih edilmemesi tavsiye edilir. Seçme şansı yok veya kısıtlı olsa dahi, riski yüksek işçilerin, bahçede diğerleri ile temasının daha az olacağı işlerde ve bölgelerde görevlendirilmesi, yemek ve mola aralarında diğer işçilerle temaslarının daha kısıtlı olmasının sağlanmaya çalışılması önerilir. Bu arada işçilerin anlatılanları tam anlamaları çok önemlidir. Ülkemizde gerek farklı anadilleri olan yerli işçiler, gerekse komşu ülkelerden gelmiş ve gelmekte olan farklı diller konuşan yabancı ülke vatandaşı işçiler çalıştırılabilmektedir.  Bunların birçoğu kırık ve yetersiz Türkçe konuştuklarından iletişimin sağlık açısından bu denli önemli olduğu bir durumda risk oluşturmaktadırlar. Bu durum göz önünde bulundurularak her işçinin başta sağlık bakanlığının web sitesinde anlatılanları tam dinleyip tam anlamış olduğundan emin olunmalıdır. Gerektiğinde iletişimi garanti edecek tercümanlar kullanılmalıdır.
    Toplanan meyveleri almak için gelen nakliyecilerin potansiyel olarak işçilere COVİD19 getirme olasılığı da az değildir. Virüsün özellikle plastik kasalar üzerine yapışarak uzun süre canlı kalacağı akılda tutulmalıdır. Bu nedenle meyve kutusu, kasa ve benzeri taşıma araçlarının virüs taşıdığı varsayılarak işçilerimizin boş kasalara tercihan dokunmamaları, dokunmaları şartsa bu kasaların önceden dezenfeksiyonu, sabunlu su ile yıkama, güneş ışığı altında bırakma gibi basit yöntemlerin dahi virüsü öldürücü olacakları açıktır. Burada dışarıdan gelen nakliyecinin dokunduğu yerlerden bizim işçilerimize dokunma yolu ile hastalık bulaştırabilecekleri hesaplanarak, nakliye kasaları ve bunların sanitasyonu planlanmalıdır. Klasik sabunlu su, hem meyvelerin organik vasfını bozmayan hem de virüsü elimine etmek adına meyve kasalarını temizlemekte kullanılabilir.
    Bilgisayarlar ve diğer klavye içeren aletler artık meyve bahçelerinde dahi günlük hayatın bir parçasıdır. Klavyelerin de dokunma yolu ile önemli bir bulaş kaynağı olabileceğini vurgulamak gerekir. Buna yönelik hijyene ve dezenfektan madde kullanımına dikkat edilmelidir.
    İşçilere ödeme yapılacaksa, para banknot ve metallerinin, virüsün uzun süre canlı kaldıkları rezervuarlar oldukları hatırlanmalıdır. Paraların sanitasyonu oldukça güçtür. Bu nedenle para sayım ve dağıtımının tercihan eldivenle yapılması. İşçilerin paraya dokunmalarını takiben ellerini asla ağız ve yüzlerine değdirmemeleri, tercihan her dokunmayı takiben ellerini 20 saniye köpürterek sabunla yıkamaları sürekli hatırlatılmalıdır.
COVİD 19 Pandemisi Sırasında Meyve Toplama İşçi Sağlığına Yönelik İşveren Hazırlık Raporu
- 0 312.428 6888
Paylaşın: